03-DİĞER
Permanent URI for this collection
Browse
Browsing 03-DİĞER by Author "Acungil, İbrahim"
Now showing 1 - 1 of 1
Results Per Page
Sort Options
Item Yaş tayininde el-bilek radyografilerinin geçerlilik ve değerliliği ile ilgili kör bir çalışma(Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2014) Acungil, İbrahim; Bilge, Yaşar; OtherAdli tıpta ve pediatride sıklıkla, diş hekimlerince ortodontik tedavi için başvurulan bir yöntem olan kemik yaşı tayini bu alanlardaki önemine bağlı olarak sürekli gündemde kalmıştır. Bu konudaki ilk araştırmaların amacı kemik olgunlaşması sürecinin özelliklerini ortaya koymaktı. Bu çalışmalar halen kullanılmaya devam eden atlasların hazırlanmasını neden olmuştur. Ancak atlasların kullanımları sırasında görülen uyumsuzluklar, daha sonraki çalışmaları kemikleşme sürecinin farklı topluluklarda değişen özelliklerini ortaya çıkarmaya kaydırmıştır. Bu sürecin çevre, ırk gibi özelliklerden etkilenebildiği ortaya çıkınca değişik zamanlarda ve değişik toplumlarda araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmalar yurt dışında ivedilikle yapıla gelirken ülkemizde bu konuda yeterli bilgi bulunmamaktadır. Çalışmamızda, Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı Polikliniğine 1974 (12-15 yaş arası 234 erkek, 251 kız) ve 2013 (10-16 yaş arası 203 erkek, 224 kız) yıllarında tedavi amaçlı başvuran toplam 912 bireyin el bileği grafileri iki ayrı araştırmacı tarafından incelenerek, ülkemizde kullanılmakta olan iki önemli kemik yaşı atlasının standartlarının, vakalarımızın kronolojik yaşlarıyla benzerliği ve uyumluluğu incelenmiştir. Amacımız ülkemizin bu konudaki bilgi birikimine katkıda bulunmaktır. Bizim çalışmamızda 1974 yılı grafilerinde G-P atlasına göre 12-15 yaş arası hemen hemen tüm kızlarda ortalama iskelet yaşı 14 (0,18 ay geride) yaş hariç ileridedir (0.11–4.8 ay, en çok fark 13 yaşta) ve farklılıklar 14 ile 15 yaşlarda anlamlıdır (Tablo 3). Erkek çocuklarda ortalama iskelet yaşı tüm yaşlarda gecikme göstermiştir (7.68–15.00 ay, en çok fark 14 yaşta) ve bu gecikme anlamlı bulunmuştur (Tablo 4). 2013 yılı grafilerinde ise G-P atlasına göre 10-16 yaş arası tüm kızlarda ortalama iskelet yaşı ileridedir (3,65–18,93 ay, en çok fark 14 yaşta) ve farklılıklar 11 yaş hariç 10,12,13,14,15 ve 16 yaşlarda anlamlıdır (Tablo 6). Erkek çocuklarda ortalama iskelet yaşı 11,12,14 ve 16 yaşlarda gecikme göstermiş (1,43–8,67 ay, en çok fark 16 yaşta) 10,13 ve 15 yaşlarda ise ileride (0,63–5,18 ay, en çok fark 10 yaşta) bulunmuştur. Ancak yaş ortalamaları arasındaki fark anlamlı bulunamamıştır (p>0.05), (Tablo 7). Çalışmamızda 1974 yılı grafilerinde Gök Atlasına göre 12-15 yaş arası tüm kızlarda ortalama iskelet yaşı ileridedir (17,02–22,63 ay) ve tüm yaşlarda anlamlıdır. Korelasyon katsayıları değerlendirildiğinde düşük düzeyde pozitif yönlü ilişkiler gözlenmiştir. 14 ve 15. yaşındakilerde hesaplanan ilişki anlamlı bulunmuştur (Tablo 15). Erkek çocuklarda ortalama iskelet yaşı 14 yaş hariç ileride (1,16–5,54 ay) 14 yaş da ise geride (1,53 ay) bulunmuştur. Ancak yaş ortalamaları arasındaki fark anlamlı bulunamamıştır (p>0.05). Korelasyon katsayıları incelendiğinde 12 yaş hariç düşük düzeyde pozitif yönlü ilişkiler gözlenmiştir. 12 yaşındakilerde negatif yönlü bir ilişki bulunmuştur. 14 yaşındakilerde hesaplanan ilişki anlamlı bulunmuştur (Tablo 15). 2013 yılı grafilerinde ise Gök Atlasına göre 10-16 yaş arası tüm kızlarda ortalama iskelet yaşı ileridedir (23,65–40,43 ay) ve tüm yaşlarda anlamlıdır. Korelasyon katsayıları değerlendirildiğinde 10,12,13,14 ve 15 yaş gruplarında düşük düzeyde pozitif yönlü ilişkiler gözlenmiştir. 11 ve 16 yaşındakilerde bulgular sıfıra yakın bir ilişkinin varlığı, bir başka deyişle ilişkinin olmadığı yönündedir (Tablo 16). Erkek çocuklarda ortalama iskelet yaşı tüm yaşlarda ileride bulunmuştur (8,74–18,93 ay). Yaş ortalamaları arasındaki fark anlamlı bulunmuştur (p<0.05). Korelasyon katsayıları incelendiğinde 11 yaş hariç düşük düzeyde pozitif yönlü ilişkiler gözlenmiştir. 11 yaşındakilerde negatif yönlü bir ilişki bulunmuştur (Tablo 17). Vakalarımız genelde her iki atlastaki standartlara göre daha erken olgunlaşmaktadır; kronolojik yaşlarına G-P Atlası kestirimlerinin uyumluluğu Gök Atlası kestirimlerinden daha iyidir. Çalışmamızdaki her iki araştırmacının G-P Atlası yaş kestirimleri arasında yüksek derecede uyumluluk bulunmuştur. Hesaplanan korelasyon katsayılarının pozitif yönlü, anlamlı olup ilişki miktarı bakımından oldukça yüksek bulunmuştur. İki araştırmacı arasında 1974 (kızlarda 0,951-1,000 erkeklerde, 0,882-0,997) ve 2013 (kızlarda 0,952-1,000 erkeklerde 0,936-0,992) yıllarına ait her iki grupta da bilgisayarlı korelasyon katsayıları 0.882-1.000 arasındadır. Bir başka deyişle, Greulich-Pyle metoduna göre diş hekiminin yapmış olduğu kemik yaşı kestirimleri ile araştırmacının yapmış olduğu kemik yaşı kestirimleri arasında yüksek önemli bir ilişki söz konusudur (p<0.01). Toplumumuza ait iskelet gelişimi, elimizde hâlihazırda bulunan atlaslardakilerle karşılaştırıp kestirimde bulunmak kısmen zahmetsiz ve geçerli bir yöntem olsa da toplumumuza ait atlas veya atlasların en kısa sürede hayata geçirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır.